Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Balabanlılar Dimetoka’dan Erzincan’a Bir Alevi Aşiret - Halkkitabevi

Balabanlılar Dimetoka’dan Erzincan’a Bir Alevi Aşiret

Stok Kodu
9799758434809
Boyut
14x20
Sayfa Sayısı
248
Resimleyen
a57d3db5a2a840828edd5b99c9beb98f
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9799758434809
769744
Balabanlılar Dimetoka’dan Erzincan’a Bir Alevi Aşiret
Balabanlılar Dimetoka’dan Erzincan’a Bir Alevi Aşiret
19.25

"Balabanlılar, 500 yıl kadar önce bugün Yunanistan sınırları içinde kalan "Dimetoka" adlı yerleşim biriminden göçüp Anadolu'ya yerleşmiş bir topluluktur. 16. yüzyılın başlarından itibaren bir Kızılbaş-Türkmen aşireti olarak tarih sahnesinde yer alan Balabanlılar, Safevi-Osmanlı mücadelesi içinde Safevi taraftarı olarak belirmişlerdir.

Anadolu'ya geçtikten sonra önce Konya-Adana civarına göçtükleri anlaşılan Balabanlılar, Osmanlıların aşiretleri iskân politikası çerçevesinde Rakka ve Halep taraflarına sürülmüş, daha sonra Malatya üzerinden Dersim'e ve Erzincan-Erzurum bölgesine göç etmişlerdir. 18. yüzyıldan itibaren bir kısım Balabanlılar artık yerleşik yaşam düzenine geçmişlerdir.
Erzincan, Dersim ve çevresinde yerleşik büyük bir aşiret olarak Balabanlılar yakın tarihimizin çeşitli toplumsal olaylarında rol oynamıştır. 1908 ile 1922 yılları arasında bu bölgede gelişen olayların tanığı durumundaki Osmanlıca belgeler, diğer yazılı kaynaklardan elde edilen bilgilerle zenginleştirilerek değerlendirilmiştir. Balabanlıların Alevi bir aşiret olarak bu çevredeki mücadeleye olan katkıları, Osmanlı askeriyesi ve idaresiyle olan ilişkileri dikkat çekicidir. 20. yüzyıl öncesindeki dönemle ilgili olarak aktarılanlar, bu aşiretin tarihsel arka planının ne olduğu konusunda bir fikir verebilmek amacıyla irdelenmiştir.

Birinci derece tanık durumundaki Osmanlıca belgelerle desteklenen tezlerimizin, konuyla ilgili olarak daha önceden ortaya atılan bazı düşünceleri değiştireceğini zannediyoruz. Balabanlılar özelinde aktardığımız 1908-1922 yılları arasındaki olayların, Erzincan ve çevre illerde gerçekleşen mücadele ve Osmanlı yönetimiyle yöre halkı arasındaki ilişkilerin, genel çerçevede daha sağlıklı bir şekilde anlaşılmasına katkı sağlayacağını düşünmekteyiz."

Kapat