Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Anavatan Operasyonu - Kıyamet Okulu 2. Kitap - Halkkitabevi

Anavatan Operasyonu - Kıyamet Okulu 2. KitapKıyamet Sonrası Günlükleri - 7

Stok Kodu
9786058595477
Boyut
14x20
Sayfa Sayısı
312
Baskı
1
Basım Tarihi
2013
Resimleyen
9171e44867d54619a9f335546d63fccd
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Afterblight Chronicles School's Out Forever-Operation Motherland
200,00TL
%23 İNDİRİM
154,00TL
Taksitli fiyat : 9 x 18,82TL
Stokta var
9786058595477
476689
Anavatan Operasyonu - Kıyamet Okulu 2. Kitap
Anavatan Operasyonu - Kıyamet Okulu 2. Kitap Kıyamet Sonrası Günlükleri - 7
154.00

Yeni milenyumun ilk on yılında gezegende feci bir salgın baş gösterdi ve kan grubu "0 negatif" olanlar dışında herkesi öldürdü. Topluluklar parçalandı, toplum dağıldı ve bunların yerine tiranların yönetimi ve tehlikeli dindar devrimcilerin ön ayak olduğu kültler geldi.

Kıyamet Sonrası Günlükleri'nin dünyasına hoş geldiniz.

Hafif silah mermileri uçağın gövdesini taradığında karaya inmek için düzgün bir yer arayarak araziyi on dakikadır gözlüyordum. Aptal, dikkatsiz ve ahmakça; sanki vurulmak istermişçesine daire çizerek uçuyordum.

Sorun havaalanını bulamayışımdı. Kıvrılarak denize doğru giden nehri, onun her iki yakasında uzanan ve etekleri çöle karışan şehri görebiliyordum. Kuzeyden yükselen duman sütunlarını ve terk edilmiş uzun limanda alçalıp yükselen tekneleri de görebiliyordum. Fakat Allahın cezası havaalanını göremiyordum. Onun için iyice yaklaşmam ve inecek bir yer aramam gerekiyordu.

Binlerce mil uçmayı, olaysız şekilde (Kıbrıs'taki o psikopatı saymazsanız, ama o kadar da sıkıntı olmamıştı) iki kere yakıt almayı ve sağ salim gideceğim yere varmayı becermiştim. Vardığımdaysa atış mesafesine kadar alçalmış ve rastgele vurmak isteyen herkese kanatlarımı sallamıştım.

Vurulup düşmeyi gayet hak etmiştim.
Uçağın burnunu yükseltmeye ve menzil dışına tırmanmaya çalışarak kontrol levyesini sertçe çektim, ama cevap vermedi.
"Kahretsin," dedim.
500 fitteydim ve terk edilmiş arabalarla dolu, bir de yanmış tankın olduğu bir banliyö caddesine doğru burun aşağı alçalıyordum. Uçağı sağa ya da sola çevirmeyi, pedalları pompalamayı, kontrol levyesine asılmayı, velhasıl bir nebze kontrol sağlamak için her şeyi denedim.
Hiçbir faydası olmadı. Kurtulmak için fazla alçaktı, uçağı yere indirmekten ve yürüyerek çıkmayı ummaktan başka yapacak bir şey yoktu. Irak'a varışım engebeli olacaktı.

Kapat