Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Kızıl Turan - Sultangaliyev - Halkkitabevi

Kızıl Turan - Sultangaliyev

Stok Kodu
9786058361898
Boyut
16x23
Sayfa Sayısı
304
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2017-11
Resimleyen
c000120ef299470a8c0b6631c1b991b5
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9786058361898
594247
Kızıl Turan - Sultangaliyev
Kızıl Turan - Sultangaliyev
99.60

21. Yüzyıl’a ‘Küreselleşme’ dayatmacasının ışığı altında bakacak olursak, çoğu öngörüleri hâlâ tazeliğini koruyan Sultangaliyev’in saptama ve önerilerinin, bu çağda da bir tür Neo-Sultangaliyevciliğin gelişmesi için son derece uygun bir atmosfer içinde bulunulduğu söylemek yanlış olmayacaktır.

‘Küreselleşme’ dayatmacılarına göre, bu gelişmelerin doğal bir sonucu olarak yüksek ve düşük gelirli ülkelerin ekonomileri birbirlerine bağlanacak… Oyun’a eşit birer ortak olarak dahil olacaklar. ‘Küreselleşme’ dayatmacılığına biraz daha ikircikli yaklaşanlara göre ise zengin ve yoksul ülkelerin entegrasyonu, zenginlerde kendi toplumlarını oluşturan katmanlar arasında giderek artan bir iç eşitsizliğe... Yoksullarda ise şimdikinden de daha beter bir kötüye gidişin – varlık erozyonunun ivme kazanmasına yol açmaktan başka bir işe yaramayacaktır.

Tarihi yaratan, daha doğru bir tanımla öngörülebilir - yerleşik insan davranışlarıdır. Bu davranış biçimleri ve bu davranış biçimlerinin ortaya çıkardığı tarihî gelişme sürece bu şekilde devam ettikçe… Aksine gelişmeler bu yönü değiştirip akıl ve mantık egemen olamazsa, Mirseyid Sultangaliyev, içinde bulunduğumuz 21. Yüzyıl’da tahminlerden öte bir değer kazanacak... Çağı’ndan bir 100 yıl sonra, belki de ezilen bir dünyanın yine son umudu haline gelebilecektir.

Sultangaliyev’in gerisinde bıraktığı söylemler, küresel bir karakter taşımakta, bu nedenle de güncelliklerini korumaktadır. Çünkü bu belgelerde, Küreselleşme’nin farklı bir biçimde empoze edilmeye çalışıldığı günümüzde, insanlığın büyük çoğunluğunun yararına ilişkin çok önemli saptamalar ve göndermeler mevcuttur.

Bu konulardan söz etmek her ne kadar gerilik ve gericilik gibi gösterilmeye çalışılsa da, Üçüncü Dünya’nın kaderini belirleyecek olan süreç, henüz noktalanmış değildir.

Kapat