Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Ötekini Kovmak - Halkkitabevi

Ötekini KovmakGünümüzde Toplum, Algı ve İletişim

Stok Kodu
9786258094589
Boyut
13.5x21
Sayfa Sayısı
92
Baskı
2
Basım Tarihi
2023-07
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
1. Hamur
Orijinal Adı
Die Austreibung des Anderen
89,90TL
%22 İNDİRİM
70,12TL
Taksitli fiyat : 9 x 8,57TL
Stokta var
9786258094589
936800
Ötekini Kovmak
Ötekini Kovmak Günümüzde Toplum, Algı ve İletişim
70.12

Kendini seyrettiği gölün başından ayrılamayan Narcissus bugün her yerde ; sokakta, otobüste veya dağ başında, kendini cep telefonu ekranından seyrediyor. İlla seyretmesine de gerek yok. Baktığı her şey, alışveriş merkezindeki her ürün, dinlediği her şarkı, okuduğu her tweet hatta bir başkasının yüzü bile ona kendi muhteşemliğini, eşsizliğini, biricikliğini yansıtıyor bugün. Fakat bu olumlamanın zehirli bir tarafı da var : gizlenmiş bir iktidar mantığı, zorun sapkın bir içselleşmesi. Aynının sonsuz yeniden üretiminde kişi, kendisine biçim verecek soruyu kaybetmiş durumda, ötekini. Ötekinin, başkanın, olumsuzun uzaklara sürüldüğü yerde, sınırın çekilebileceği nirengi noktası bulunamıyor. Geç-modernitenin performans öznesi için her yerden üzerine çullanan ve köpürdükçe köpüren bu mutlak aynılığın tek bir neticesi var: kendini tüketmek. Bu sefer yıkım dışarıdan değil içeriden, ani bir çöküş, depresyon veya burn-out biçiminde geliyor.  
Kaybolan olumsuzun düşünürü, Byung Chul-Han, acının, mahremiyetin, mesafenin kaybını bu sefer de ötekinin kaybı üzerinden düşünüyor. Pek çok düşünür arasında aydınlatıcı ve beklenmedik bağlantılar kurmakta mahir düşünme pratiği, bize bir yandan içinde yaşadığımız “aynının cehennemini” gösteriyor, öte yandan da şaşırtıcı bir felsefe tarihi gezintisi vaat ediyor:
“Ötekinin varolduğu zamanlar sona erdi. Gizem olarak öteki, baştan çıkarma olarak öteki, Eros, arzu, cehennem ve acı olarak öteki ortadan kayboluyor. Bugün, ötekinin negatifliği, yerini aynının pozitifliğine bırakıyor. Aynının aşırı çoğalması, toplumsal gövdeyi etkileyen patolojik değişikliklere sebep oluyor. Bünyeyi hasta eden şey, mahrumiyet ve yasaklama değil, aşırı iletişim ve aşırı tüketim; bastırma ve olumsuzlama değil, her şeye izin verme ve her şeyi olumlamadır. Zamanımızın patolojik alameti bastırma değil, depresyondur. Yıkıcı baskı ötekiden değil, içten gelir.”

Kapat