Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Toplumsal ve Bireysel Sorunlara Giriş - Halkkitabevi

Toplumsal ve Bireysel Sorunlara GirişSorunların Tanımı, Çıkış Nedenleri ve Çözüm Yolları

Stok Kodu
9786051483573
Boyut
14x19
Sayfa Sayısı
144
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2014-06
Resimleyen
5f2725959537474a9bc34faebd913d9f
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9786051483573
446255
Toplumsal ve Bireysel Sorunlara Giriş
Toplumsal ve Bireysel Sorunlara Giriş Sorunların Tanımı, Çıkış Nedenleri ve Çözüm Yolları
7.44

Bu çalışmanın amacı, genel düzeyde toplumsal ve bireysel sorunların kaynaklarını belirterek, çözüm öneri ve yaklaşımlarını vurgulamaktır. Sonunda sorunların yaşam süreçleri konusunda bir genelleme yapılmakta ve en sonunda farklı toplumsal gelişme aşamalarındaki sorunların niteliklerini ve türlerini tasvir eden, sosyal sorun tabloları verilmektedir.

Ekonomik, sosyal, siyasal ve psikolojik sorunlar, genelde birer toplumsal sorundur; gelişim özellikleri, tarihsel ve sosyo-ekonomik evrimlerle çok yakından ilgilidir. Bugünkü uluslararası ilişkiler, toplumların düzen ve kültür özellikleri ile gelişim düzeyleri gibi birçok değişik etmen de toplumsal ve sosyal sorunları etkilemektedir. Onun için bu çalışmada toplumsal ve bireysel sorunlar, kapsamlı fakat özet bir biçimde ele alınmaktadır. Bir yandan sosyo-ekonomik sorunlar geçmişin belli başlı yaklaşım tipleri süzgecinden geçirilirken, öte yandan bu sorunlar konusundaki bugün var olan başlıca değişik yaklaşımlara değinilerek sorunların dünyadaki belli başlı çözüm yolları belirtilmeye çalışılmaktadır.

“Sosyal bilimlerin görevi öncelikle, yargılarda bulunmak ve kolaycı çözümlerin rüzgarına kapılmak değil; toplumsalı ve onun yapıya ilişkin unsurlarını anlamaya, açıklamaya çalışmaktır. Yazar, sosyal sorunları ve onları oluşturan unsurların karşılıklı etkileşimlerini açıkladıktan sonra, sosyal hizmet disiplininin problemini çözmeye yönelerek, planlı değişim süreci doğrultusunda bütüncül ele alışlarla çözüme ilişkin analizlere ve önermelere girişmektedir.

Engin bilgi birikimini, olması gerektiği gibi gelecek kuşaklara aktarmayı bir görev olarak benimsemiş ve disiplinli üretimleri, bilimin kümülatif niteliğine büyük köşe taşları koymakta, eğitim alanındaki büyük boşluğu doldurmakta, yeni ufuklar açmaktadır.”

- Doç. Dr. İ. Galip Yolcuoğlu

Kapat