Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi (2 Cilt Shrink) (Ciltli) - Halkki

Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi (2 Cilt Shrink) (Ciltli)Gelişimsel Bir Yaklaşım

Stok Kodu
9786257309639
Boyut
13.5x21
Sayfa Sayısı
545
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
2
Basım Tarihi
2022-04
Resimleyen
07bf1243401147738620298a64c2f687
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Psychotherapy of the Borderline Adult, A Developmental Approach
1.310,00TL
%22 İNDİRİM
1.021,80TL
Taksitli fiyat : 9 x 124,89TL
Stokta var
9786257309639
850603
Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi (2 Cilt Shrink) (Ciltli)
Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi (2 Cilt Shrink) (Ciltli) Gelişimsel Bir Yaklaşım
1021.80

Psikanalizin içinden çıkan ve ekole yeni kavramlar, dinamikler, yorumlar kazandıran pek çok kuramcı vardır. Masterson, bu kuramcılar arasında yer alan ve özellikle nesne ilişkileri bağlamında çok önemli açılımlar sağlamış olan değerli bir kuramcıdır. Entegratif ve bütüncül bakış açısında öncü olan Masterson, Mahler ve Bowlby’den etkilenmiş klinik gözlem ve deneyimlerini, gelişimsel psikoloji üzerine odaklamıştır. 
Masterson, klinikte gözlemlenen “borderline” ve “narsisistik” bozuklukların, “Terk Depresyonu” olarak adlandırabileceğimiz kuramsal açıklaması ile nesne ilişkileri bağlamında çok önemli noktalara parmak basar. Borderline kişilik bozukluğuna 15. ve 22. aylarda anneyle yeniden yakınlaşma evresindeki duraklamanın sebep olduğunu tanımlar. Bu anlamda, çocuğun annenin libidinal ulaşılabilirliğinden uzak kalması/bırakılmasının borderline durumların ana yapısı olarak gösterir. Narsisistik bozuklukların oluşumunu ise, anne ile çocuk arasındaki sembiyotik ve grandiyöz birlikteliğinin babaya yansıtılmasını veya çocuk için babanın yönelinebilecek temiz bir nesne olarak seçimine bağlar. Her iki bozuklukta, egonun, gerçeklik ve haz egosu olarak ikiye ayrılması ile iyi-kötü kendiliğin oluşum süreçlerinde duygu ve libidinal/saldırgan dürtüler arasındaki bağın gösterilmesi terk depresyonu kuramı için önemli vurgulardır. 
Elinizdeki kitap bu anlamda, söz konusu bozuklukların teorik ve klinik düzlemde Kernberg ve Kohut ile olan benzerlikleri ve farklılıkları ortaya koymaktadır. Klinisyen ve teorisyenler açısından önemli bir kaynak olarak ilgi çekeceğini ve bir boşluk dolduracağını düşündüğümüz kitabın yayınlamak Psikoterapi Enstitüsü için bir övünç kaynağıdır.

Kapat